Yar İle Bayram
İnsanı kurtaran da arkadaşıdır, batıran da..
Kardeşler, insan bu Allah dostlarıyla tanışıp, tövbe edip o mübarek nazarlarını aldıktan sonra kendisine dikkat etmesi gerekir. Bu güzel halini koruması için kendisini günaha sürükleyen eski arkadaşlarını terketmesi lazım.
Kötü alışkanlıkları olan ve günahlara dalmış vaziyette bulunan her insan, içinde bulunduğu hallerden kurtulmak ister. Ancak nefsine karşı koyamaz. Bazan günah işler. Bu sebeple de çok pişman olur, içi yanar. “Ne olacak benim halim? Ne yapayım ben?” diyerek halinden şikayet eder. Aslında, bu çok güzel bir duygudur. Çünkü bu hal, kişinin gaflette olmadığının, kendinden haberdar olduğunun ve nefsinin düşmanlığını bildiğinin bir alametidir. İçinde düşman olduğunu bilen kişi, devamlı onu kontrol altında tutmaya çalışıyor demektir. Tabii ki ilk önce kendi gücü, nefsine karşı koymaya yetmez. Bu haldeki kişinin evvela manen kuvvetlenmesi ve nefsine yetecek gücü bulması gerekir.
Diğer yandan bir kişi, cami cemaati arasında bulunsa, beş vakit namazını camide de kılsa, tövbe nimetinden mahrumsa, nefsinin düşmanlığından haberi yoksa gaflette sayılır.